Derin Yoksulluk Ağından, Yoksulların Olmadığı Topluma

Derin Yoksulluk Ağından, Yoksulların Olmadığı Topluma


Blogumu açtığım günden beri, zaman zaman yardım isteyen mesajlar geliyor. Çok şükür okurlarla paylaştığım birkaç girişimde özellikle çocuklara ulaşmayı başarabildik. Ancak son aylarda, bu mesajlar yağmur gibi gelmeye başladı. Çocuğuna bez alamadığını söyleyenler, hasta çocuklar, işsiz kalanlar... Ben resmi bir kuruluş olmasam da, demek ki insan çaresiz kalınca herkesi bir can simidi olarak görebiliyor. Keşke herkese tek tek ulaşabilsek ama benim de elimdeki en güçlü malzeme olabildiğince paylaşıp daha fazla insana ulaştırmak. 

Son zamanlarda dikkatimi çeken, bu işlere canla başla eğildiğini gözlemlediğim bir kuruluş var ve blogumda bahsedip duymayan kaldıysa, dikkat çekmek istedim. Derin Yoksulluk Ağı...

Toplumsal açıdan bakıldığında insan kavramı ile devlet ve hukuk yan yana ve iç içedir. İnsanların bir arada ve mutlu bir biçimde yaşamalarının temel koşulu ciddi bir hukuk düzeninin varlığı ile mümkündür. Ancak bunun da temel koşulu devletin sosyal devlet olmasından geçmektedir. Bir ülkede yoksulluğun atması o ülkede eşit gelir dağılımının olmadığı anlamına gelir.

Derin Yoksulluk Ağından, Yoksulların Olmadığı Topluma



Eşitsizliğe Karşı Derin Yoksulluk Ağı

 

2019 yılında toplumsal eşitsizlik karşısında gönüllü insanların bir araya gelerek kurduğu sosyal dayanışma ağı her geçen gün daha da güçlenerek büyümeye gelişmeye devam etmektedir. İnsanların temel ihtiyaçlarını karşılama noktasındaki çaresizlikleri ve güvencesiz yaşama koşulları toplumsal yoksulluğun boyutlarını gözler önüne sermektedir. Bir grup gönüllünün hayata geçirdiği bu dayanışma, adaletsizlik ve yoksulluk karşısında mücadele etme bakışını da gündeme taşımıştır. Derin yoksulluk ağı oluşumu bugün insanların yalnızca yiyecek içecek gıda eksiğini değil bunun yanı sıra açlığa terk edilen ailelerin kitap, kıyafet, erzak eksiklerini de giderme noktasındadır. Açlık ve yoksulluk sınırında yaşayan insanların ihtiyaçları belirlenirken yoksulluğun bir miras ve kader olmadığı da topluma anlatılmaya çalışmaktadır. Yoksulluk yalnızca yeme içme barınma eksikliği değildir. Yoksulluğun toplumsal boyutu gençler ve çocuklar üzerindeki travması çok daha geniş ve uzun vadede telafi edilemeyecek sosyolojik ve psikolojik sorunları da beraberinde getirir. Derin yoksulluk ağı oluşumu Türkiye'nin en büyük şehirlerinden biri olan İstanbul gibi koca bir şehirde açlık ve yoksullukla birlikte sınıf çelişkisinin boyutlarını da gözler önüne sererek bunun her geçen gün arttığını da bize göstermektedir.

 

Korona Virüsün Getirdikleri

 

Özellikle korona virüs pandemisi sonrasında yoksulluk ve açlık açığı her geçen gün daha da artmıştır. Özellikle pandemi döneminde işini kaybeden insanlar, evine ekmek yiyecek götürmekte zorlanan insanlar, birçok işyeri ve meslek sahibi olan kişilerin işlerini kaybetmeleri var olan temel yoksulluğun açığını daha da arttırmıştır. Derin yoksulluk ağı oluşumunun bir diğer önemli özelliği ise hiçbir bağış ve para toplanmadan insanların ihtiyaçlarını karşılamalarıdır. Üzülerek belirtmek gerekir ki Türkiye'nin her yerinde birçok insan işçiden çiftçiye kadar zor durumda ve açlık yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Bu insanların birçoğu temel gıda ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumdadır. Bebeğine mama ve bez alamayan anneler, kirasını ödeyemeyen aileler, fatura ödeyemedikleri için elektriksiz kalan ısınamayan insanlarla dolu bu ülke. Bunun yanı sıra engelli ve kronik hastalığı bulunan yatağa bağımlı yaşlılarda bu yoksulluğun bu keşmekeşin içinde can pazarı yaşamaktalar. Açlık ve yoksulluğun artması bir toplumda yalnızca aç ve yoksul insanları değil aynı zamanda hasta travmatik ve öfkeli insanları da çoğaltmaktadır. Bu da uzun vadede sosyolojik bir sorun olarak karşımıza çıkacaktır. Pandemi döneminde şunu çok iyi anladık ki kriz yönetiminde eksik kalındığıdır. Bu dönemde binlerce kişi işlerini kaybetti. Bu ülkede seyyar satıcılık yaparak yaşamını idame ettirmeye çalışan insanların tamamen para kaynakları ortadan kalktı. Gündelik ev işlerine giden kadınlar aynı durumda. Derin yoksulluk ağı gönüllülerinin öncelikle ulaştırmaya çalıştıkları gıda, barınma, sağlık, eğitim, giysi psikolojik destek gibi ihtiyaçlar toplumsal sorunu çözmese de bu insanları destekleyecek projeler üretilmesini sağlamaktadır. Her geçen gün daha da büyüyen oluşum bunu daha da geliştirerek hayata geçirme konusunda ciddi bir mücadele vermekte. Yoksulluk hiçbir zaman insanların tercihi değildir. Bir ülkede yoksul insan sayısının fazlalığı o ülkedeki insan haklarının ihlal edildiği anlamına gelmektedir.

 

Yoksulluk İnsanın Kaderi Olmamalıdır

 

Derin yoksulluk ağı oluşumunun toplumsal anlamda kabul görmeye ve desteklenmeye ihtiyacı var. Derin yoksunluk ağı oluşumunun destekçileri ile özellikle pandemi döneminde birçok insana başta gıda yardımı olmak üzere geniş çapta bir yardımlaşma ağı kurulması bu toplumda hala güzel insanların varlığına da işaret etmektedir. Derin yoksulluk ağı oluşumunun örnek oluşturması, daha da geliştirilmesi için özellikle toplumsal duyarlılığa ihtiyaç vardır. Kısa bir süre önce kurulan sosyal dayanışma ağı bugüne kadar binlerce kişiye yiyecek içecek kuru gıda, 300'den fazla ailenin ihtiyaçları olan bebek bezi ve mama sağlamış ve binlerce kişinin de temel ihtiyaçları karşılanmıştır. Bugün İstanbul'un birçok yoksul semt ve mahallelerinde aktif olarak çalışmaktadır. Destekçilerin her geçen gün artması çok daha fazla insana ulaşması anlamına gelmektedir.

 

Bütün insanların eşit gelir dağılımından yararlanabildiği, yoksullukların ortadan kaldırıldığı bir dünya özlemi ile sorumlu yurttaş dayanışması taşıyan derin yoksulluk ağı kuruluşunun desteklenmesi geliştirilmesi ve katkı sunulması için bir arada olmalıyız.

Derin yoksulluk ağına siz de destek vermek ve daha fazla bilgi edinmek isterseniz, Derin Yoksulluk Ağı (derinyoksullukagi.org) ziyaret edebilirsiniz.

Diğer Sosyal Sorumluluk Yazılarım:

Hayvanseverler Yardımınızı Bekliyor

Vicdan Nereye Saklandın, Çıkmazsan Sobelerim

Minikler Üşümesin

Greta Thunberg: Örgü Saçlı Kız Devlere Meydan Okudu

UCIM'e Destek Olun !

Bulut Gölgesi İle Çocukları Sevindirelim

Kanadı Kırık Meleğin Kanadına Takılanlar

Serçev'e Destek Olalım

Leyla'dan Sonra

Gülümseyen Bir Çocuk İçin

 

 

 

 

 


10 Yorumlar

Yorumlara link eklemeyiniz tıklanabilir link olan yorumlar yayınlanmaz. Please don' t add your links at the comments they will not published.

  1. Dünyada yoksulu fazla ülkelerin arasında kaçıncı sıradayız araştırmadım ama halimizin iç açıcı olduğunu düşünmek imkânsız.
    Derya'cığım bloğunda paylaşım yerinde blog eklentisi olursa bazı yayınlarını bloğumda paylaşmak isterim. Emeğine sağlık. Çok önemli bir konuya değinmişsin. Kutluyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ece ablacığım benim anlamadığım bu kadar yoksulluk varken başka yerlere maske gıda filan gönderiliyor. Bir anlam veremiyorum. Biz her yıl başka ülkelere Noel paketleri yapardık okulda bu yıl veliler olarak ısrar ettik Avusturya içinde de ihtiyaç duyan yerler var oraya yapalım dedik. Herkes kendi içine baksa zaten ihtiyaç giderilir.
      O eklentiyi özellikle eklemedim Ece ablacığım sosyal medyada paylaşılması yeterli çok teşekkür ederim :)

      Sil
  2. Hiç duymamıştım bu ağı Deryacım. Teşekkür ederim paylaşımın için.
    Çevremizde o kadar çok ki böyle insanlar, gönlümüzün yettiğince ulaşmaya çalışsak da ne yazık ki yetemiyoruz. Sınıflar arası far o kadar açıldı ki pandemi sebebiyle. Bir de ülkemizin şartları malum :/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef çok zor durumda olan insanlar var. Avusturya'da da işsizlik çok arttı pandemi zamanı. Severek alışveriş yaptığımız minik dükkanlar hep kapandı. Çok üzücü.

      Sil
  3. Duymamıştım bunu, girip bakayım şimdi. Yoksulluk arttı malesef daha da artacak. Bunca kanan yer, işsiz kalan insan, iş bulma umudunun sıfıra inmesi...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki covid zaten zor durumda olan insanlara bir darbe daha vurdu.

      Sil
  4. Zenginler gerçek bir samimiyetle sorunu çözmeye yönelmedikçe yapılan yardımlar yetersiz kalıyor.Kökten sorun çözümüne de zenginler yaklaşmıyor :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zengin sınıfın duyarsızlığı gerçekten akıl alır gibi değil. İnsanlar onlar için sadece birer numara.

      Sil
  5. Son zamanlarda korona da ekonomiye büyük darbe vurdu. İnsanlar işsiz ve aç. Buna gerçek anlamda bir çözüm bulunması gerekiyor 😥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet hem de acil çözümler gerekli. Hala görmezden geliniyor ne yazık ki...

      Sil
Daha yeni Daha eski