Yaşlanıyorsam Hayattayım, Mutluyum



 İnternette gezinirken ister istemez bize sormadan araya sokuşturulan sosyal medya haberlerine gözümüz ilişiyor. Özellikle Facebook bu konuda bazen bunaltabiliyor. En çok karşıma çıkan bu sözde haberler ünlülerin gençlik yıllarıyla bugünkü hallerini karşılaştıran ve ''Bugün nasıl göründüğüne inanamayacaksınız' gibi sansasyonel başlıklar atılanlar.

Eğri oturup doğru konuşalım kim 50li, 60lı yaşlarında 18-20 yaşındaki gibi görünebilir ki? Tabii ki yıllar geçtikçe hem aldığımız yaş, hem yaşadıklarımız dış görüntümüzde izler bırakıyor. Bu da son derece doğal. Ha optik olarak iyi yaşlanan var, biraz daha yıpranarak yaşlanan var. Ancak bunun kararı da göreceli. Ünlü isimlere magazin basınında sanki yaşlanmaları suçmuş gibi davranılması hem onlar, hem de bizim gibi sıradan ölümlüler üzerinda inanılmaz bir baskı yaratıyor. Sanki yaşlanmak ve olduğun yaştaki gibi görünmek affedilmez bir suçmuş gibi algılanıyor. 

Sanırım toplumlardaki bu güzellik baskısının önemli suçluları da, tornadan çıkmış gibi görünen, bol filtreli resimlerini gördüğümüz kadın veya erkekler.


53 yaşımda, hiç olmadığım kadar kendimle barışığım. Eksilen dış güzelliğin, kendime kattığım deneyim ve bilgilerle tamamlandığına inanıyorum. Zaten çok az makyaj yaptım hayatım boyunca. Bir göz kalemi, rimel ve ruj tek kullanabildiklerimdi. Son zamanlarda sadece bir dudak parlatıcısı sürüp çıkıyorum çoğu zaman. Kim ne düşünür, moda mı değil mi diye düşünmeden sevdiğim tarzda giyiniyorum ve sevdiğim şeyleri yapıyorum. Bu yaşa kadar gelebildiysem ve sağlıklıysam mutluyum. Yaşlanmak bir anlamda hayatı uzun yaşamak demek. 

Ancak bu baskı yüzünden sadece tanınmış kişilerin değil, sıradan insanların bile estetik cerrahlarının kapısını aşındırması, cilt bakım merkezlerinden çıkmamaları üzücü. Sonunda da daha güzel olmak adına tanınmaz bir hale geliyorlar. Kimi estetik operasyonların sonucu gerçekten ürkütücü. Aklıma gelen ünlülerden lupus hastalığı olduğu için kilo alan ve bence hala çok hoş bir genç kadın olan Selena Gomez geliyor. Geçenlerde Sandra Bullock' un gençlik yılları ve bugünkü halini bir kolaj halinde yapmışlar. Bunun gibi çok örnek var. 

Hepsi de doğal halleri ile çok güzeller bence. Mesleklerinde kazandıkları tecrübe ve hayat deneyimerinin verdiği özgüven ışıltısı en önemli güzellik kaynağı.


Titanic filminden tanıdığımız Kate Winslet, Baywatch dizisiyle ünlenen Pamela Anderson, sarışın vamp rollerle tanınan Sharon Stone, Helen Mirren, Drew Barrymore gibi oyuncular bu gidişe dur diyen ve doğal halleri ile yaşlanmayı seçen ünlü isimlerden. Her fırsatta da bu konuda demeçler verip örnek olmaya çalışıyorlar. 

Bu yüzden de insan onurunu yaralayıcı ve birkaç tıklama daha fazla almak adına baskı oluşturan magazincik sayfaları gördükçe engelliyorum. Herkesi de bunu yapmaya davet ediyorum. Toplumda bu talep olmazsa belki vazgeçerler. Çünkü bu yaptıkları utanmazlık, asla magazin gazeteciliği filan değil. İnsanların yıllar içinde meslekleri olsun, kendi kişisel gelişimleri olsun, kendine kattıklarını bir kenera fırlatıp dış görünüşe odaklanmak başka bir şekilde tanımlanamaz. 

30lu ve 50li yaşlarım. Birinde dış görünüş diğerinde kişisel gelişim ve deneyimler daha zengin. Sağlıklıyım, hayattan ne istediğimi biliyorum, mutluyum.


Yeni yetişen gençlikte de bu baskının izlerini görüyoruz. Okulda kızımı beklerken sanki bir fabrikadan çıkmış gibi bir örnek giyinmiş gençler görüyorum. Biraz farklı olan, günün güzellik normlarına uymayan dışlanıyor ve tacize uğruyor. 

Lütfen çocuk yetiştirsin yetiştirmesin, bu konuda bilinçli olan her blog yazarı bu konulara daha çok yer versin. Ve her okur bu tip sayfaları engellesin. Bunu ancak okurlar olarak ilgisiz kalarak biz yapabiliriz.

Bu konular da ilginizi çekebilir:

Hazırcevaplılık Nasıl Geliştirilir?

Empati Yapmayı Öğrenmenin 7 Yolu

Başkalarının Sizin İçin Ne Düşündüğünü Umursamayın ve Sizi Engellemesine İzin Vermeyin

16 Yorumlar

Yorumlara link eklemeyiniz tıklanabilir link olan yorumlar yayınlanmaz. Please don' t add your links at the comments they will not published.

  1. Kim nasıl mutlu oluyorsa öyle kalmalı . yaşlı insanlar minik dokunuşlar yapıyorsa bırakın yapsın. Beyaz saçlarla dolaşmak istiyorsa dolaşsın. Aynaya baktığında kendini iyi hissediyor mu o kadar. tamam yaş alacağız ihtiyarlayacağız Başkaları istediği için değil. Kendimizi iyi görmek istiyoruz. İnsanlar mutluluğu kimi yakın dostlarda, kimi yazdığı kitapta, kimi iyi insan olmada , yaptığı resimde , çektiği fotoğrafta birilerini mutlu etmede, karşılıksız iyilikte bulabilir. o arada kendini güzelleştirdi diye ona kızacak mıyız. Günümüz insanı yaşlı değil , üreten insan, üretmeyebilir de. her şey gelip geçici. Tamam tornadan çıkmış gibi olmayalım ama güzellikte göreli kavram. yaşamın anlamını bulan insanlar olalım. Başkaları için değil hayatı kendimiz için yaşayalım. Sevgiyle kalın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazımın amacını anlayamadığınızı düşünüyorum 😊. Ben sevdiği istediği için bir şey yapandan değil toplumsal baskılardan ve sosyal medya baskılarından bahsettim. İnsanlara zorla belli başlı normları dayatmaya çalışanlara benim sitemim. Bu baskılara boyun eğmemek ve desteklememek bizim elimizde. Sevgiler

      Sil
  2. Deryacığım çok haklısın, sistemin özellikle "kadınlara" dayattığı güzellik normları bir felaket! Onları aynı tornadan çıkmaya zorluyor adeta. İnsan, sadece dış güzellikten beslenmiyor, beynine yaptığı yatırım ve ruhunu besliyor olmak da birinci etken. İnstada ben de o sayfaları silenlerdenim, görmek istediklerim çok daha farklı çünkü. :) Nice güzel yaşanmışlıklarımız olsun. Sevgiler,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nedense hep bu sayfalar çıkıyor herhalde sponsorlu. Sağlıklı mutlu yaşayalım hayatı 😍

      Sil
  3. Tebrik ederim Deryacığım, güzel yaşlar dilerim. 53 yaşında hiç göstermiyorsun Maşallah ama ben kendime hiç bakmadım özellikle cildime yani yüzüme. 66 oldum ve cildim kırış kırış, buruş buruş o yüzden de çok mutsuzum. Aynalara bakamıyorum "Bu ben miyim?" diyorum. Bazen dediğin gibi botoks filan düşünüyorum ama sakıncaları, pahalı oluşu vaz geçiriyor. İnsanın yüzünde birikiyormuş filan. Televizyonda 80'lik Ajda'nın yüzünde tek çizgi yok, ben ütü gerektirecek haldeyim :))))moralim bozuluyor ve dünyanın en kötü şeyinin insanın yüzünün buruşup, kırışması, sarkması, güzelliğinin gençliğinin gitmesi olduğunu düşünüyorum. :((( gençlik ne güzel bir şey gitti mi gelmiyor...:( yani ben yapamıyorum bunu üzülüyorum :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cilt yapısıyla da ilgili olabilir benim gençken oldukça yağlı bir cildim vardı. Temizlik ve nemlendirici dışında pek bir şey yapamıyorum ben de. Hayatım boyunca bir kozmetik bakım yaptırmadım. Botoks da zararlı kimyasal bir madde ben korkuyorum o tarz müdahalelerden.

      Sil
  4. winslet ve stone ne güzeller yiaa :)

    YanıtlaSil
  5. Evet bu mahalle baskıları oldukça fazla. Sosyal medya olmasaydı belki insanlar daha lokal ve huzurlu olacaktı. Kopyala yapıştır hayatlardan ve modalardan olabildiğince uzak kalmaya gayret ediyorum ben de. Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Herkes kendine uygun olanı bulup bunlara fazla takılmamalı bence ama dış baskılar özellikle gençleri negatif etkiliyor.

      Sil
  6. Bence de en güzeli herkesin doğal hali. Zorunlu haller dışında estetik yaptırmak gereksiz geliyor bana.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir kaza filan geçirince bazen gerekiyor diğeri zaten keyfi.

      Sil
  7. spamı da unutmayıveer :)

    YanıtlaSil
  8. Hiç de yaşınızı göstermiyorsunuz. Bu konuda bir tebriği hak ediyorsunuz...

    YanıtlaSil
  9. Rating adına yapılan bu paylaşımlardan ben de rahatsızım. Kadınların dış görünüşüyle çok uğraşılıyor. Kadınların bu girdaba kapılıp zamanlarından ve sağlıklarından kayıp vermelerine de üzülüyorum. İkisinin de geri dönüşü olmadığını düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tam olarak anlatmak istediğimi özetleyen bir yorum olmuş. Sanki bir güç biz kadınların sadece dış görünüşümüze odaklanıp gelişmemizi engellemek istiyor gibi değil mi? Zaten değerli ve kısıtlı olan zamanımızı çok daha anlamlı şeylere adasak ve dediğin gibi sağlıklı da değil ölüme kadar gidebiliyor. Çok teşekkür ederim bu yorum için :)

      Sil
  10. Çok güzelsiniz maşallah 💕 size katılıyorum. Ben de makyaj yapmayan biriyim. Makyaj yapmak bakımlı olmakla karıştırılıyor! Bakımlıyım cildime özen gösteriyorum. Ama kimyasal bir şey beni çok rahatsız ediyor.(en son fondoten düğünümde kullandım 8 yıl olcak😅) Her ne kadar organik üründe deseler inanmıyorum. iki yıl öncede bir gün kullanırım diye bekleyen makyaj malzemelerini çöpe attım. Ve büyük bir rahatlama oldu. Sık sık kullanmadığım eşyaları evden çıkarırım. Gerçekten enerji temizliği. Kullanırım diye bekleyen ya da yarım kalan ne varsa tamamlamak, bilinçaltında rahatlama sağlıyor. Kısaca terapi etkisi💫

    YanıtlaSil
Daha yeni Daha eski