Nurten Yiğit Tartaç' la Keyifli Bir Sohbet

 

·         Öncelikle davetimi kabul edip Deli Kızın Bohçası‘ na konuk olduğunuz için çok teşekkür ederim. İlk olarak kısaca kitabınızdan bize bahseder misiniz? Eminim benim gibi henüz okumayanlar vardır. (Yurtdışında yaşadığım için liste yapıp ilk gelen misafire sipariş ediyorum. İlk fırsatta okuyacağım sözJ)

·         Davetiniz için ben teşekkür ederimJ   Kitabımın konusu aile geçmişimle ilgili diyebiliriz. ( Annem – babam – kardeşlerim ve ben )  Yaşanan acı tatlı bir geçmiş ve küçük bir kızın hayalleri...

Böyle söyleyince hani derler ya, her hayat bir romandır diye... İlk bakışta sıradan gelebilir. Oysa kendi özelleri ile asla sıradan bir aile değildirler; kenetlenerek bir arada duruşları ve hayata meydan okurcasına çabalarıyla...

 

·         Yazarlık serüveninize nasıl başladınız? Kitap yazma fikri nasıl oluştu ve sizi motive eden unsurlar nelerdi?

·         Yazarlık serüvenime şu şekilde başladım diye belirli bir şey söyleyemem. Hayal dünyasında yaşayan bir çocuktum. Hayal kurmakla yetinmez ayna karşısına geçer bir güzel tiyatrolaştırırdım kurduğum hayali.  Hayalimdeki kişileri filmlerden özendiğim oyuncuları taklit ederek konuşturur, sanki gerçekmiş gibi hüngür şakır ağlayarak ya da konuya göre kahkahalarla gülerek canlandırırdım.

 Daha sonraları yazmaya başladım ama bluğ çağındaydım ve konular karşı cinse, duygular da o tarafa doğru kaymaya başladığından yazdığım şiir ve yazıları yırtıp atıyordum yanlış anlaşılır diye. J

 Yani o döneme dair yazdıklarım yok elimde ne yazık ki.

 Asıl yazmaya başlamam 2009 nisanında bir arkadaşımın ısrarla bana bir blog açmasıyla başladı. Yıllarca çok severek ÇINAR Blogumda yazılar, hikayeler, şiirler yazdım ve çok değerli dostlar edindim. Şimdilerde artık nadiren girebiliyorum bloguma ama bana kattığı değeri inkar edemem.

         Yaşadıklarımı kitaba dönüştürme fikri hep vardı.  Ama annemi kaybettikten sonra girdiğim o zorlu süreçte yaşadıklarımı kaleme almaya başladım. Sonunda bir de baktım ki kitap olacak kadar yazmışım. O halde neden olmasındı :)

 

·         Ben de okul dönemimde yazdıklarımı hep yaktım ama şimdi pişmanım. Keşke saklasaydım anı olurdu diyorumJ Kitap yazma süreciniz hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz? İlham aldığınız kaynaklar, yazma rutininiz, düşüncelerinizi kağıda dökmek için kullandığınız yöntemler vb.

·         Kitap yazma sürecim dediğim gibi blogda yazmaya başlamamla başladı ama belirli bir rutini yoktu, aklıma geldikçe  içimden ne geliyorsa onu yazdım.

Bu kitabımda ilham kaynağım belli; ailem yaşanmışlıklar ve belki de yaşadıklarının yükünü hafifletmek isteyen küçük bir kızın hayallerine sığınması idi.

 Ama ikinci kitabımda ilham kaynağım; eski bir Orta Anadolu köyünde yaşayan bir kadının, kadınların yükü, batıl inançlar, hurafeler ve baskılara karşı baş kaldıran güçlü kadın figürü.

 İlham kaynağım öncelikle kadınlar yani.  Onların yaşadığı haksızlıklar, aile içi, çevresel ve toplumsal şiddet ve taciz./psikolojik ya da fiziksel/ Kısaca kadına reva görülen ikinci sınıf insan tavrı.

Ve bir başka ilham kaynağım, yaşadığım coğrafya gereği elbette güncel olaylar, ülke gündemi. Gerçi ucundan kıyısından siyasete dokundurmak istiyorum da bu konu cıss! Yazamıyorum:)

  

·         İlk kitabınızın yayımlanma sürecini nasıl deneyimlediniz? Bu süreçte karşılaştığınız zorluklar ve başarı hikayenizi paylaşabilir misiniz? Veya kitap yayınlatmak isteyen dostlara tavsiyeleriniz var mı?

·         İlk kitabımı yayınlatmam tam olarak gözü kapalı, hiç bilmediğim bir dünyaya adım atmak şeklindeydi. Tamamen yabancı bir konu olduğu için ne yaparsam en doğrusunu, en iyisini yapacaktım bilmiyordum. Şimdi de ne kadar biliyorum emin değilim. Ama sanırım her yayınevi aşağı yukarı aynı şartları sunuyorlar.

 Oldukça hareketli ve içinde olmaktan mutluluk duyduğum bir imza günüm oldu. Onun dışında çok bir fayda göremedim doğrusu yayınevinden. İkinci kitabımın ve şiirlerimin basımında bu konuda çok daha etraflı bir araştırma yapacağım.

Yeni kitap yayımlatacak arkadaşlara tavsiyem de ancak çok iyi araştırma yapmaları olabilir.

 

 

Fotograf sevgili Nurten Yiğit Tartaç' ın izniyle Facebook sayfasından alınmıştır.

·         Okuyucularınızın kitabınızı nasıl karşıladığını görmek nasıl bir duygu? Geri bildirimleri nasıl değerlendiriyorsunuz ve bunları gelecekteki projeleriniz için nasıl kullanıyorsunuz? Örneğin ben blog yazılarıma aldığım bir yorum veya mesajla çok mutlu oluyorum aradan yıllar geçmesine rağmen bu sizin için de böyle mi?

 

·         Kitap yazmanın en güzel tarafı; sonunda tamamen sizin eseriniz olan ve içindeki tüm kelimeleri ve cümleleri ile hangi duygularla yazdığınızı, yazarken yaşadıklarınızı hatırladığınız o kitabı başkalarının elinde tutuyor, okuyor olduklarını  görmek.  Bir de geri dönüşümler gelmeye başladığında, hah! Diyorsunuz, oldu bu iş.

 İyi ya da kötü eleştiri fark etmez, sonuçta her ikisi de daha sonraki yürünecek yolda  ışık olacaktır.

 

·         Yazma yolculuğunuzda en büyük ilham kaynaklarınız nelerdir? Başka yazarlar, sanat eserleri, seyahatler veya yaşam deneyimleri gibi unsurlar sizi nasıl etkiliyor? Kimi yazar yazma aşamasında çok okurken, kimi etkilenmemek için başka yazarları okumadığını ifade ediyor.

·         Başarılı bir yazar olmanın ilk şartının çok kitap okumaktan geçtiğine inanıyorum.  Yazma yolculuğumda mutlaka başka yazarlardan etkilenmişimdir.

        Bu başka bir yazarı taklit etmek demek değildir. Elbette kendi kelimelerinizi, kendi hayal gücünüzü kullanmalısınız. Zaten aksi durumda bir kaç adım sonra tıkanır kalırsınız.

           Ama okudukça bakış açınız, ufkunuz genişleyecek, olayları değerlendirme biçiminiz değişecek, gelişecektir. Bu da yazma yolculuğunda kendine özgü başka bir vizyon kazandıracaktır yazara.

·         Kitaplarınızda ele almak istediğiniz temalar veya mesajlar nelerdir? Hangi konuları keşfetmekten en çok keyif alıyorsunuz? Belirli bir çizginiz var mı yoksa birikimler sonrası mı fikirler ortaya çıkıyor?

·               İlk kitabımda vermek istediğim mesaj, okuyunca da anlayacağınız gibi, aile olmanın anlamı, güçlüklerin birlikte olunca aşılabilineceği ya da değiştiremeyecek olduğunuz gerçeğe daha kolay katlanılabilineceği...

         Bitirmek üzere  olduğum ikinci kitabımın konusunu yukarıda yazmıştım.  Orada vermek istediğim mesaj, kadınların toplumumuzdaki ikincil yerine dikkat çekerek, bir kadının isterse başaramayacağı şey yoktur mesajını vermekti.

 

·         Yaratıcı süreçteki zorluklarınız nelerdir? Yazarken veya kitaplarınızı tasarlarken neler hissediyorsunuz?

·         Birinci kitabım otobiyografi sayılabileceği için çok zorlanmadım.

         İkinci kitabımda tarihsel sıralamada ve bin dokuz yüz ellili yıllardan başlayan bir roman kurguladığım için kaynak bulmakta zorlandım.

Belirli bir yazma rutinim olamıyor ne yazık ki çünkü eşi ve oğluyla yaşayan bir ev kadınımıyım. Önceliğim onlar oluyor tabii. :) 

        Yazarken çok keyif alıyorum tabii ki. Başka türlü yazamam.  Ama  tıkandığım zamanlar da oluyor ve işte o zaman can sıkıntısıyla hatta sinirle kalkıyorum bilgisayarımın başından.

 

·         Okuyucularınıza ve takipçilerinize vermek istediğiniz bir tavsiye veya ilham dolu bir mesajınız var mı? Onlara kendi yaratıcı yolculuklarında nasıl ilerlemelerini önerebilirsiniz?

 

·         Okuyucularıma ve takipçilerime vermek istediğim en önemli mesaj önce çok okumaları sonra asla hayal etmekten vazgeçmemeleri. Sonrasında da eğer yazmak istiyorlarsa bunu sürekli ertelemek yerine, hemen ve içlerinden geldiği gibi kendi kendileriyle konuşuyorcasına yazmaya başlamaları.

       Kitap okumak insana başka başka dünyaların kapılarını aralar derler ki, bu bence çok doğrudur. Sahiden de her kitapla biraz daha gelişiyor sanki insan. Boş zamanları değerlendirmek için değil de dünyasına yeni kapılar açmak, dünya görüşünü değiştirip, her olaya ya da her şeye değişik bir açıdan bakabilmek, insani değerlerine yeni değerler katabilmek için okunmalı kitap.

 

·         Gelecekteki projeleriniz hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz? Hangi alanlarda daha fazla yazmak istiyorsunuz veya yeni projelerinizde neleri keşfetmeyi planlıyorsunuz?

·            Gelecekteki projeleri demeyelim de, en çok hangi konuda yazmak istiyorum diye sorarsanız. İçinden geçtiğimiz şu son yılları kendi bakış açımla yazıya dökmek isterdim.

 

 Düşünce halindeki üçüncü kitabım bir aşk hikayesi olacak gibi görünüyor. Ha, bir de hep, bilmediğim ülkelere gitmek ve onlara ait kültürleri yazmak hayalim vardı. Bu yaştan sonra zor görünüyor, sanırım hep hayal olarak kalacak.

 

·         Blog yazarı olarak da merak ettiklerim var. Sizce bloglar bitiyor mu? Ben yapay zekanın kişisel blogları çok etkileyeceğini düşünmüyorum. O duyguyu veremezler gibi geliyor, sizce de böyle mi?  Okuyucularınızla etkileşim kurma yolları veya içerik üretim stratejileri hakkında düşünceleriniz nelerdir?

·                Yukarıda da yazdığım gibi blog dünyası bambaşkaydı. Ama benim için yıllar önceki canlılığı yok. Ve sanki gerçekte de birbirlerini tanıyorlarmışçasına samimi dostluk ilişkileri eskisi gibi değil. Bu sadece benim fikrim. Artık çok aktif olmadığım için bana öyle geliyor olabilir. Keşke eskisi gibi yazmaya devam edebilsem blogumda

  

·         Yakın zamanda katılacağınız imza günü olacak mı? Olacaksa okurlarımızı bu konuda da bilgilendirelim.

·              Ekim ayında ATO’ da (Ankara Ticaret Odası )  imza günümüz oldu. Senenin başında da olacaktı ama deprem nedeniyle ertelendi. Şimdilik belirlenmiş bir tarih yok.

 

·         Bu güzel söyleşi için çok teşekkür ederim. Bundan sonraki çalışmalarınızda da başarılar dilerim. İlham perileriniz bol olsunJ

 

·         Emek verip sorular hazırladığınız için çok teşekkür ederim.  Her şey gönlünüzce olsun. Mutlu günler.

Nurten Yiğit Tartaç Blog Sayfası