Bi yazarım bi yazarım :)

Selam dostlar. Bu hafta bize çok yağmur yağdı. Aslında size şööyle güzel bir bahar yazısı yazmak istiyordum ama yağmur bunalttı biraz. Bu havada evde kimse yoksa en iyi ne yapılır? Ya kitap okunur, ya da yazı yazılır. Ay ben de camdan yağmura bakarken önemli bir yazarmışım gibi hayal edip yazıp duruyorum işte:) Okuyan olmasa da ben içimi döküyorum.

Aslında bu bloğu açtığımda ne yazsam diyordum, günlük hayattan olaylar bloğa yazılır mı diye teredütteydim. Ama asıl bu blog sayesinde de okumaktan çok keyif aldığım blogları buldum. Ve onları okudukça yazabilirsin dedim. Örnek verecek olursam, bu konuda beni teşvik eden iki blog var sevgili Cafe Tigris ve sevgili Handan'ın Bir bloğu. O kadar keyifle okuyorum ki günlük gibi yazdıkları yazıları... İnsan düşününce benim hayatımla kim ilgilensin ki diyor ama aslında hepimizin hayatında bir başkasının kalbine dokunan, veya ortak bir yaşanmışlık bulduğu olaylar oluyor.
Günlük tutar gibi düzenli yazabilmeyi çok isterdim ama yalnız olduğumda ancak kafamı toparlayabiliyorum. Birçok blogla uğraşınca da en ihmal edilen, yine keyif için yazdığım Deli kızım oluyor. Oysa daha buraya yazmayı planladığım ne çok şey var... Bazı arkadaşlarla yazıştığımda, sen hep Deli Kız' a yazsan diyorlar. Ben de bu bloğumu çok seviyorum ama spor günlüğünde de bu güne kadar yüzlerce kadına yardımcı oldum. Gelen teşekkür mesajları ve sorulardan birilerine ulaşabildiğimi anlıyor ve o bloğa karşı sorumluluk duyuyorum.
Haa hiç işin yoktu gittin bir de 3. blog açtın diyeceksiniz. Haklısınız. Gerek var mıydı? Yoktu. Ama illa kendimi uluslararası alanda denemek istedim. Huzursuz bir kadınım ya, kabıma sığamadım işte. İnadım inat onu da kapatmayacağım:)
Önümüzdeki Eylül kızım okula başlayacak. Belki o zaman bana biraz soluklanacak zaman kalır. İnşallah kalır yani :)